Giriş
Uluslararası İlişkiler disiplininin 20.yy’da ortaya çıktığı düşünülürse, onunla bağlantılı olan Uluslararası Politik Ekonomi’nin daha yeni bir disiplin olduğunu söyleyebiliriz. Modern dünyadaki hem ulusal hem de küresel çapta, ekonomi ve politikanın artık daha iç içe ve kompleks bir yapı haline gelmesi, bu disipline olan ihtiyacı ortaya çıkarmıştır. Günümüzde hızla önem kazanmaya başlayan Uluslararası Politik Ekonomi (UPE), ekonomi ile politikayı teorik ve metodolojik çerçevede açıklama temeline dayanmaktadır. Sosyal bilimlerde çok fazla bir geçmişe sahip olmasa da, günümüzde giderek daha da önemli bir disiplin haline gelmektedir. Artık batıda birçok üniversitede UPE ayrı bir akademik kürsü olarak kabul görmüştür.
Son zamanlarda Küresel Ekonomi Politik biçiminde de ifade edilmekte olan UPE, esas olarak devletler, küresel şirketler, uluslararası organizasyonlar ve çeşitli sosyal hareketler gibi uluslararası aktörler arasında meydana gelen faaliyetler üzerinde odaklanmaktadır. Politik gelişmeleri ve olayları ekonomik faktörden bağımsız olarak açıklayabilmek imkansızdır. Ulusal veya uluslararası arenada baskı grupları, politikacılar ve diğer siyasi aktörler ekonomik gelişmeler üzerinde piyasalar kadar etkili olabilmektedir. Böyle bir arenada disiplinler arası bir yaklaşımın olayları açıklama kapasitesi daha kuvvetlidir. Uluslararası Politik Ekonomi (UPE) uluslararası politikayla ilgilenen disiplinler arasındaki kesişmenin keşfedilmesi yönünde önemli bir potansiyel sunmaktadır.
Bu çalışmadaki amaç, Uluslararası Politik Ekonomi’nin tanımını yapıp daha sonra tarihi geçmişine göz atıp, yükselişte olan bu disiplinin daha kolay anlaşılmasını sağlamaktır. Sonrasında çağdaş UPE teorileri ile farklı bakış açılarını inceleyip, çalışma alanları ve sınırları belirlenmeye çalışılmıştır.
Uluslararası Ekonomi Politik
Uluslararası Politik Ekonomi (UPE) ,devletler, ekonomiler ve politikalar arasında küresel düzeyde yaşanan etkileşimi ele alıp inceleyen disiplinler arası bir yaklaşımdır (Altan, 2013: 3). UPE Joseph Schumpeter’in “yaratıcı yıkım” olarak adlandırdığı süreçte gelişen bir alandır. Bir çalışma alanı olarak UPE’nin artan önemi kısmen ekonomi ve siyaset arasındaki disiplin sınırlarının ve genel olarak sosyal bilimler arasındaki dağılımının bir sonucudur (Veseth, 2002: 2) Günümüz Uluslararası ekonominin en büyük özelliği çok uluslu üretim, ülkeler arası finansal akımların ve ticaretin oldukça hızlı ve akıcı olmasıdır. Ekonomik bütünleşmenin giderek artması ve bunun neticesinde refah seviyesinin giderek artmasının doğurduğu ulusal özerklik ve politik gücü elinde tutma arzusu, uluslararası ekonominin başlıca sorunudur. Bu yüzden küresel ekonominin politik süreçlerini inceleyen Uluslararası Ekonomi Politikası çok büyük önem arz etmektedir ( Sandıklı, 2008). Günümüz dünyasındaki sorunları doğru bir şekilde anlamak için politika ve ekonomi arasındaki ilişkiyi hem ulusal hem de küresel düzeyde doğru anlamak gerekir (Al, 2015: 1).
Politik ekonominin birçok yorumu vardır. Kimine göre öncelikle iktisadi faaliyetlerin politik temelleri, hükümet politikalarının piyasa işlemlerini nasıl etkilediği üzerinde durulmaktadır. Başkaları için, ana meşguliyet, siyasi eylemin ekonomik temelidir; ekonomik güçlerin hükümet politikalarını şekillendirmesini yorumlar. Bu iki odak noktası, bir bakıma tamamlayıcıdır, çünkü siyaset ve ekonomi sürekli bir karşılıklı etkileşim halindedir (Frieden, 2002: 1).
Günümüzde Uluslararası Politik Ekonominin olmadığı bir dünya hayal etmek oldukça zordur. Çünkü Uluslararası Politika ve Uluslararası Ekonomi arasındaki karşılıklı etkileşim günümüzde çokça önem görmekte ve birçok politik araştırmada analiz konusu olmaktadır (Veseth, 2002: 3). İlk zamanlarda ekonomi politik çalışmalarında, devlet adamlarına halkın ihtiyaçlarını daha iyi karşılamak için devlet ekonomisinin işleyişinde yol göstermek amaçlanmıştır. Bazı akademisyenler ve politika yapıcılar genellikle Uluslararası Ekonomiyi Uluslararası Politikaya dahil etmeden düşündüğü ortadadır. Ekonomistler sık sık uzun mesafeli menfaatleri göz önüne alırken, siyasal bilimciler daha çok kendi ulusunun ötesine bakmayı başaramamaktadırlar; Her ikisi de devlet ve piyasa arasındaki dinamik etkileşimi özlüyor, bu da politik ekonomiyi karakterize etmektedir.
Uluslararası Politik Ekonominin Uluslararası İlişkilerin Alt Disiplini Olarak Ortaya Çıkışı
Ekonomi Politik ifadesinin ilk ne zaman kullanıldığına baktığımızda, 1615 yılında Antoine de Montchrestien tarafından kullanıldığını görüyoruz (Altan, 2013: 5). UPE temellerini ilk olarak uluslararası ilişkilerin sahasında atmıştır. Özellikle bu alanda Soğuk Savaş döneminde gelişmiştir. UPE 1970’lerden itibaren ilgi görmeye başlamıştır. Uluslararası İlişkiler disiplini ise 1970’lerin başına kadar Realist çizgiyi benimsemişti. Realizm ise Politika/Ekonomi ve Ulusal/Uluslararası ayrımını temel alıyordu. Realist yaklaşım, Politika ve Ekonominin ayrımını yaparken “liberal” ekonomi düzenini hem kendi perspektifinden ödünç aldı, hem de bu kavrama destek vermiştir (Şen, 1998: 393) II. Dünya savaşı sonrası yaşanan sosyo-ekonomik gelişmeler, ekonomi ile politika arasındaki ayrımı destekler niteliktedir. İkinci Dünya savaşından sonra oluşan bu anlayıştan ötürü, uluslararası sistemde ve ilişkilerde yaşanan krizler bu yenilikler nedeniyle değişmek zorunda kalmıştır (Gökmen ve Ateş, 2013: 49).
1970’li yıllarda Doğu Batı arasındaki askeri gerginlik azalmış ve anlaşma sinyalleri ortaya çıkmış böylece iktisadi anlaşmalar çökmüştür. Buna neden olarak Bretton Woods sisteminin çökmesi, Dünya Bankası’nın ülkelere kredi sağlayan bir kuruluş haline gelmesi, Japonya’nın başarılı bir ticari performans göstermesi ve Avrupa Birliğinin yükselen ekonomik yükselmesi, GATT 70’lerin yeni korumacılığı karşısında başarısız oluşu ve 94 yılında Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) olarak yeniden kurumsallaşması gibi olaylar gösterilebilir. Bu olalar neticesinde beklendiği şekilde, politika ve ekonominin etkileşimi hakkında ilk çalışmalar ortaya çıkmıştır. Bunlardan ilki, 1970 yılında “Susan Strange” tarafından yazılan “International Relations: A Case of Mutual Neglect” adlı çalışmadır. Strange bu çalışmasında ortaya koyduğu şey, uluslararası ekonomik ve siyasi sistemin geniş bir değişime uğradığı, ekonomi uzmanlarının siyasi faktörleri, uluslararası ilişkiler uzmanlarının ide iktisadi olayları görmezden geldikleri ve bunun bir hata olduğudur (Al, 2015: 146).
Uluslararası Ekonomi ve Uluslararası Politika arasındaki ayrım 1970’li yılların doğurduğu bu dramatik olaylar neticesinde ortadan kalkmaya başlamış ve bu iki disiplinin birbirine ne kadar yakın, ne kadar iç içe olduğunu göstermiştir. Bu alanda yaşanan değişimler, siyasi dönüşümler ve küreselleşme ile birlikte Uluslararası Politik Ekonomi disiplininin, Uluslararası İlişkiler disiplini içinden doğuşunu sağlamıştır (Gökmen ve Ateş, 2013: 50).
Uluslararası Politik Ekonomi Çağdaş Teorileri
Temeli ve oluşumu eskilere dayanan UPE’nin çalışma alanının genişliğine bağlı olarak, farklı teorik yaklaşımların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu yaklaşımlar akademik çalışmalarda farklı sınıflandırmalar yapılarak açıklanmıştır (Al, 2015: 147). UPE’nin ortaya çıkışını, yayılışını ve işleyişini açıklayan üç teori son zamanlarda önem kazanmıştır. Bunların ilki, temeli ekonomik liberalizme dayanan İkili Ekonomi Teorisi’dir. İkinci teori ise Marksizm’den oldukça fazla etkilenen, dünya ekonomik sisteminin gelişmiş ülkelerin az gelişmiş ülkeleri sömürmesi olarak tanımlayan Modern Dünya Sistemi (MDS)’dir. Üçüncüsü ise, tamamen olmasa da siyasi Realizm ile yakından alakası olan Hegemonik İstikrar Teorisi’dir. Bu teoriler bazı yönleri işe birbirleri ile çelişse de, genel olarak birbirlerini tamamlayıcı niteliktedirler (Gilpin, 2011: 88)
İkili Ekonomi Teorisi
Bu teori, ekonomik gelişimin sosyal ve siyasal yapıların modernizasyonu kanalıyla geleneksel sektörün çağdaş sektörle birleşimi tezine dayanmaktadır. Aynı zamanda piyasaların ve kurumlarım dünya çapında etkileşimi finansal güçlerin daha yüksek verimliliklere ve küresel mutlak bağımlılığa doğru hareketinin bir sonucudur.
Bu görüşe göre, piyasadaki güçlerin serbest kalması, piyasa ekonomisinin yükselişinin bir sonucudur. Bireyler dış engeller kalktıkça ve fırsatlar genişledikçe, ekonomik faaliyetlerini arttıracaklardır. İkili ekonomi teorisi, modern ekonominin 16.yy’da Avrupalı kapitalist devletlerin şiddetiyle ortaya çıktığı tezini reddederler. Bunun yerine piyasa tarzı üretimin küresel alana yayılması ve yeni alanların uluslararası ekonomiye katılımı ile geliştiğini savunurlar (Gilpin, 2011: 89)
Modern Dünya Sistemi Teorisi
Modern Dünya Sistemi Teorisinin temel görüşü, UPE’nin ve tarihin işleyişinin, Modern Dünya Sistemi tarafından anlaşılabileceğidir. Modern siyasal ve ekonomik ilişkilerin, modern dönem öncesi ilişkilerden farklı olduğuna inanılmaktadır (Wallerstein, 1974: 390). Wallerstein için “Bir dünya sistemi, sınırlar, yapılar, üye gruplar, meşruiyet ve tutarlılık kurallarına sahip olan bir toplumsal sistemdir. Hayatı, gerginlik içinde bir arada tutan ve onu çelişkilerden oluşur. Her grup istekli bir biçimde onu avantajı haline getirmek istemektedir. ”
Modern Dünya Sistemi, Wallerstein’ın “dünya ekonomisi” olarak adlandırdığı, iki ya da daha fazla bölgenin gıda, yakıt ve koruma gibi ihtiyaçlarla ilgili olarak birbirine bağımlı olduğu bir siyasi merkez yerine, piyasayla entegre olduğu ve iki ya da daha fazla politein sonsuza kadar tek bir merkezin hakimiyet kurmadığı bir sistemdir (Martinez-
Vela, 2001: 3)
Bu görüşün destekçileri tam anlamıyla Marksist olmasalar da, Modern Dünya Sistemi teorisi sosyal gerçekliğin Marksist algılama biçimine dayanmaktadır. Teori kendi içerisinde tutarsızlıklarla doludur ve savunucuları kendi içinde farklılaşmışlardır. Ama ana düşünce, dünya ekonomisinin hakim bir merkez ve bütüne entegre olmuş bir şekilde işleyen bağımlı bir çevre içerdiğidir (Gilpin, 2011: 91)
Hegemonik İstikrar Teorisi
Hegemonik İstikrar Teorisi, hegemonya güçlerinin oynadığı rolleri ve uluslararası yapıdaki ekonomik kalkınma ve siyasi istikrar ile ilişkileri anlamada önemli bir teoridir. Hegemonik İstikrar Teorisi’ndeki kilit nokta, uluslararası ekonomik ve politik istikrar sağlamak için bir hegemonik güç, yani uluslararası sistemde tek bir hâkim güç olmalıdır (Noor Mat Yazid. 2015: 68).
Hegemon, liberal ekonomik düzenin işleyişine ve sürdürülebilmesi yeteneğine sahip olduğu gibi, buna isteği de vardır; hegemon olanın düşüşüyle liberal ekonomik düzen de büyük ölçü de zayıflayacaktır. Bununla birlikte sadece salt hegemonun varlığı, uluslararası liberal ekonominin gelişmesinde yeterli değildir. Hegemonun kendisini liberalizmin değerlerine adamış olması gerekmektedir (Gilpin, 2011: 96). Lider gücün iktidar süresi uzadıkça, gücü ve etkisi azalma yolunda ilerler. Bazı durumlarda ise hegemon aşırı büyür ve uluslararası sistem içindeki maliyetleri yükselir ya da bir zamandan sonra bencilleşir ve sistemdeki diğer üyeleri mutlu etmek yerine kendi iç meselelerine yönelir (Altan, 2013: 47).
Hegemon olanın meşruiyeti genel bir inanç üzerine şekillendirilmiştir. Hegemon sınırsız da değildir. Kendisine duyulan ihtiyaç ile sınırlandırılmıştır. Diğer devletler kendisini kabul etmesinin nedeni ise, kendisine duyulan sağıdan ve uluslararası siyasal sistemdeki statüsündendir. Terorinin tezine göre, lider güç sabit para sisteminin gerçekleşmesi ve açık bir ticari sistemde ortak malların temininden sorumludur.
Uluslararası Politik Ekonominin İlgilendiği Ana Sorunlar ve Konular
UPE’nin genel anlamda ekonomi ve politikayı kapsayan, temelinde devletlerin siyasi ilişkilerini ekonomik bağlamda detaylı bir şekilde inceleyen bir disiplin gibi görülebilir. Fakat içerişe giren karmaşık yapılar ve terimler nedeniyle daha detaylı bir şekilde incelenmesi gerekmektedir. UPE bazen ekonomiyi bazen de politikayı hem ulusal hem de uluslararası arenada incelerken, bir diğer yönü ile de çok geniş alanları kapsadığından, bazı akademisyenler tarafından sınırlarının belirsiz olduğu yönünde açıklamalar yapılmıştır (Al, 105: 154).
UPE iki temel unsurunun yani politika ve ekonominin merkezlerinde bunulan “güç” ve “refah” konularının kesişimi gibi görülebilir. Bir aktör diğer bir aktöre ekonomik alanda üstünlük kurduğu zaman, bu ekonomik güç siyasallaşır. Bu yüzden modern ekonomi politiktir diyebiliriz. Çünkü şirketler ve diğer güçler aktörler üzerinde kontrol kurma amacını taşırlar. Smith, El-Anis ve Farrands’a göre, UPE’ nin çalışmalarının merkezini, hükümet ve piyasa ekonomisi arasındaki ilişkinin uluslararası boyutu oluşturmaktadır (Gökmen ve Ateş, 2013: 61).
Gilpin’e göre UPE’nin üç ana konusu vardır. Bunlardan ilki yükselen piyasa ekonomisinin ekonomik ve siyasal nedenleri ve etkileridir. “Hangi koşullar altında birbirine bağımlı dünya ekonomileri ortaya çıkmaktadır? Bu ulus devletlerarasında bir ahengi teşvik etmekte midir a da bir çatışmaya mı neden olmaktadır? Eğer kapitalist devletlerarasında işbirliğine dayanan bir ilişki temin edilecekse bunun için ekonomik bir güç gerekmekte midir yoksa karşılıklı çıkarlardan kendiliğinden bir işbirliği doğabilir mi?” UPE bu sorulara cevap aramaktadır. Bu konularda farklı ekollerin teorisyenlerinin çatışan görüşleri vardır.
UPE’nin ikinci konusu ise, ekonomik değişim ve siyasi değişim arasındaki ilişkidir. “Ekonomik sektörleri etkileyen ve konjonktürel büyüme oranlarını belirleyen ekonomik faaliyetlerin küresel konumundaki yapısal değişikliklerin uluslararası politik ilişkiler üzerindeki etkileri nelerdir ve hangi meseleler bu yapısal değişikliklerle ilişkilidir? Buna karşılık siyasal faktörler ekonomik meselelerdeki yapısal değişikliklerin sonuçlarını ve doğasını nasıl etkilemektedir?” sorularına cevap aramaktadır.
Üçüncü inceleme konusu ise ulusal ekonomiler için dünya piyasa ekonomisinin önemidir. “Tek tek toplumların ekonomik buhranları ve ekonomik refahlarının kalkınmaları için sonuçları nelerdir? Dünya piyasa ekonomisi azgelişmiş ülkelerin ekonomik gelişimini ve gelişmiş ekonomilerin ekonomik buhranlarını nasıl etkilemektedir? Yerel refah üzerindeki etkisi nedir? Dünya ekonomisinin işleyişi refahın ve gücün bir noktada yoğunlaşmasına mı, yoksa yayılmasına mı eğilimlidir?” sorularına cevap bulmak için çalışmalar yapmaktadır.
Sonuç
Uluslararası Politik Ekonomi yeni bir disiplin olmasına rağmen oldukça hızlı bir gelişme göstermektedir. Günümüzde politika ve ekonomi geçmişe nazaran daha çok ilişkili hale gelmiştir. Ekonominin artık siyasetten ayrı düşünülemez hale gelmesi hatta siyasete ve dünya düzenine şekil veren ana unsur olması, UPE’nin değerini daha da arttırmaktadır. Soğuk Savaş, artan enerji ihtiyaçları, giderek artan küresel ekonomik krizler, teknolojinin gelişmesi, küreselleşmenin hızlı bir şekilde meydana çıkması vb. olaylar sonucunda, ekonomi ile politikanın birbirinden etkilenmeleri kaçınılmaz olmuştur. Olayların analizinin ekonomi ve politika açısından sadece tek yönlü yapılamayacağının anlaşılması ile UPE, ayrı bir bilim dalı olarak kendisini göstererek kabul görmüştür.
Soğuk Savaştan bu yana, bir grup devlet, muazzam ekonomik kalkınmayı sağlamak için devletin etkin olduğu serbest pazar politikalarının bir karışımını kullandı; ancak dünyanın çoğu bu hedefe uygun bir şey elde edemedi. Her zaman daha açık görünen şey, bu gelişmenin pek çok toplum için, özellikle de yeryüzü kaynakları üzerindeki baskılar karşısında gerçekleştirilememesi olabilir. Dahası, kalkınma, bir ulus modernleştikten ve sanayileştikten sonra biten bir şey değildir. Bunun yerine, tüm toplumlarda siyasi, ekonomik ve toplumsal dönüşümün sürmekte olan bir süreçtir.
Uluslararası Politik Ekonomi’nin inceleme alanlarına ve ilgili olduğu analitik sorunlara bakıldığında modern dünyadaki birçok problem ekonomi ve siyasetin mevcut geleneksel araştırma konuları içinde kolayca anlaşılamamaktadır. Örneğin, uluslararası ticaret ve finans, gelişmişlik ve bağımlılık, hegemonya ve kuzey-güney ilişkileri, çokuluslu şirketler, küreselleşme bağlamında kültür, güvenlik ve çevre gibi çok boyutlu konulara UPE çerçevesinde daha açıklayıcı yaklaşımlar getirilmesi imkanı bulunmaktadır.
Kaynakça
ALTAN, Mehmet. Uluslararası Ekonomi Politik. Anadolu Üniversitesi Yayını, 2013
AL, Arzu. Politika – Ekonomi Kesişmesi: Yeni Bir Bilim Dalı Olarak Uluslararası Politik Ekonomi. İstanbul Gelişim Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2015, 2.1: 143-159.
FRIEDEN, Jeffry A., et al. International political economy: perspectives on global power and wealth. Routledge, 2002.
GILPIN, Robert. Uluslararası İlişkilerin Ekonomi Politiği, (Çev.) Ümit Özdağ, Kripto Basım Yayın, Ankara, 2011.
GÖKMEN, Gülizar Samur; ATEŞ, Davut. Bir Akademik Disiplin Olarak Uluslararası Politik Ekonominin Sınırları. Sosyal Bilimler Dergisi, 2013, 15.1.
MARTÍNEZ-VELA, Carlos A. World systems theory. Engineering System Division, 2001, 83: 1-5.
NOOR MAT YAZID, MOH. The Theory Of Hegemonic Stability, Hegemonic Power And International Political Economic Stability. Global Journal of Political Science and Administration, 2015.
SANDIKLI, Atilla. Uluslararası Ekonomi Politik. BİLGESAM, 2008
ŞEN, Ali. Uluslararası Politik Ekonomi (UPE) NEDİR?. Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 1998, 12.1-2.
VESETH, Michael. What is international political economy. Puget sound, 2002, 06-03.
WALLERSTEIN, Immanuel. The modern world-system: Capitalist agriculture and the origins of the European world-economy in the sixteenth centenary. Academic Press, 1974.
İlk yorum yapan siz olun